Tarih: 25 Ekim 2023 Çarşamba 16:15

İYİ Parti Mersin Milletvekili Burhanettin Kocamaz, Mersin’in Silifke İlçesi Kurtuluş ve Sökün mahalleleri olmak üzere Çevre Koruma Kurulu’nun uygulamaları yüzünden mağdur olan vatandaşların sıkıntısını TBMM’ye taşıdı.

İYİ Parti Mersin Milletvekili Burhanettin Kocamaz, TBMM’de genelde ülkenin, özelde Mersin’in sorunlarını gündeme getirerek, gündemde tutarak iktidarın dikkatini çekmeye, çözüm konusunda takipçisi olmaya devam ediyor.

TBMM'deki çalışmalarından arta kalan zamanında sık sık seçim bölgesi  Mersin’de ilçe, esnaf,  pazaryeri ve STK’lere gezi ve ziyaretlerini sürdüren ve vatandaşların sıkıntılarını dinleyen  Milletvekili Kocamaz’a Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile ilgili büyük sıkıntılar yaşadıklarını aktaran Silifke’nin Kurtuluş ve Sökün mahallesindeki vatandaşlar, tapulu arazilerinde yaptıkları tarımla alakalı sit bölgesi uygulaması yüzünden ceza aldıklarını ve çözüm üretilmediğini söyleyip, Kocamaz'dan yardım istemişlerdi.

TBMM’de vatandaşların sesi ve nefesi olmaya devam edeceklerinin altını çizen, İYİ Parti Mersin Milletvekili Burhanettin Kocamaz, halkın şikayetlerini ve sorunlarını her platformlarda dile getirmeye devam ediyor.

Kocamaz, Mersin’in Silifke İlçesi Kurtuluş ve Sökün mahalleleri olmak üzere Çevre Koruma Kurulu’nun uygulamaları yüzünden mağdur olan vatandaşların sıkıntısını TBMM’ye taşıdı.

Çevre Koruma Kurulu’nun  Silifke'de insanların ekmeğiyle oynadığını vurgulan Milletvekili Kocamaz; "Şu an ilan edilmiş kuş cenneti civarındaki köylüler, Sökün ve Kurtuluş mahallelerinde büyük bir kısmı kendi mülklerinde, arazilerinde ekim dikim yapamıyor. Bu bölgede yirmi yıllık narenciye ağaçları var. Vatandaşın bir kısmı devlet arazilerine ecrimisil ödeyerek bir şeyler ekiyor ancak tamamı yargılanıyor; 400 nüfuslu köyün 300 kişisi mahkemelik. İşin enteresan tarafı da bu üreticilere devlet destek veriyor, teşvik veriyor, üretim yaptıkları için Ziraat Bankası da kredi veriyor" dedi.

Kocamaz; Devletin kurumlarının birbirinden habersiz olduğunu söyleyerek konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
"Devletin kurumlarının bir kısmı üretimi desteklerken bir kısmı yani Çevre Kurulu üretim yapan insanları mahkemeye veriyor, gariban üreticileri hapse attırıyor. Bu ne perhiz bu ne lahana turşusu! Böyle bir komedi olabilir mi? Çevre Kurulu tarım yapılmasını istemiyorsa o arazileri kamulaştırmak zorundadır."