image Ahmet Kemal TEKİN
Tavşan Deliği

Yazı Tarihi : 20.04.2025
 E-Mail :

 

 

Trump’ın getirdiği gümrük vergileri aklıma geldikçe, ABD yönetiminin 1943 yılında vatandaşlarına getirdiği vergi aklıma geliyor; Dönemin başkanı 400 bin doların üzerinde kazanç elde edenlerden %94 vergi alacakmış tam da İkinci Dünya Savaşının ortasında. Evet o devirde 400 bin dolar kazanan herkesten neredeyse kazandığının tamamını alacaklarmış. Arada böyle şeyler olması normal, sonuçta dünya savaşının ortasındalar. Fakat onların bir ata sözü de var, kutsal kitaplarında geçen; “Hiç kimse kendi ülkesinde peygamber değildir” bu tümce belli ki zor zamanları da kast etmiyor, dünyanın gittikçe bir tilki deliğine doğru yol aldığına işaret ediyor. Trump’ın, yanındaki Musk’ın hareketlerine bir bakın Allah aşkına, bizim burada örneğin İç Anadolu’da bir köyde olsalar her gün o hareketlerle, mimiklerle dayak yerler.

Alice, Harikalar Diyarına bir tilki, bir tavşan deliğinden girer ve olağan dışı bir dünyayla karşılaşır, bu kitap eskiden üniversitelerin birinci sınıfında Küçük Prens’le birlikte okutulurmuş felsefe bölümlerinde, belli ki öğrencinin bakışını değiştirmek için. İnsanın dünyaya bakışı değişmezse, olabilecek şeyleri hesaplaması da pek de kolay değil ya! Bizim gibi ülkelerin insanları da sürekli bir tavşan deliğine iteklenir. Bir türlü olağan, gerçek durumların farkına varamayız. Vardık mı şimdiye kadar, bakın Çin’e, Güney Kore’ye bizimle aynı seviyedeydiler bundan otuz yıl önce, şimdiyse Dünya’yı yönlendirmek için birbirleriyle savaşıyorlar.

Bizim halkımızın cahilliği denebilir, seçtiğimiz yöneticilerin tutarsızlığından dolayı denebilir, e seçmeyin öyleyse, neden korkuyorsunuz, neden bu denli umarsız kalıp kendinizi tavşan deliğinden çıkarmıyorsunuz. Yarın bir gün ABD ile Çin bir savaşa girerse, gene vergiler artarsa, kendinizi nasıl koruyacaksınız her şeyiniz handiyse dışarıdan geliyor, neden tavşan deliğinden çıkmak için uğraşılmıyor.

Tarımda Hindistan kendi kendini yeniden eğitmiş ve kentlere göçün önüne geçmiş, Hindistan Dünya’nın en önemli ekonomik güçlerinden biri haline dönüşüyor, Hindistan yahu! Bizimse çok ciddi bir kuraklıkla karşı karşıya kalacağımızdan bahsediliyor. “Vahşi sulama” dedikleri sulama yöntemiyle suyun yarısı tarlaya varmadan duman oluyor, daha elimizdeki suyu tutamıyoruz. Dışarıdan buğday ithal ediyoruz, birkaç hafta önce ne kadar limon, portakal bahçesi varsa hepsini don vurdu.

Geçen gün gene bir kar yağdı, bir çok bahçede gene meyve sebze kalmadı diyorlar, elimizdeki en bereketli yerlere apartman diktik. Bu mevsimde Mersin mis gibi limon, portakal kokmaz mıydı? Yakında bizlere daha çok vergi gelirse şaşmayalım, aldığımız her şeyin neredeyse yarısını vergi olarak ödüyoruz zaten. Gittikçe yoksullaşan bir ülkedeyiz ister inanın, ister inanmayın! Kurtulmak kendimizin elinde, tutup da bunları tekrar dile getirdim diye saçma sapan tv programlarınızdan, dizilerinizden uyandırdım diye kusura bakmayın, çıkın artık şu tavşan deliğinden.



  YORUM YAZ
 
Adınız Soyadınız
 
Yorumunuz
 
 
  GÜNCEL
 
 
 
  SOSYAL MEDYA
 
 
  HAVA DURUMU
 
 
  FACEBOOK
 

 
 
 


 
 
 

 

Mersin Post | Siteden yararlanırken yayın politikamızı okumanızı tavsiye ederiz. mersinpost.com.tr © Copyright 2025 Tüm hakları saklıdır.
İzinsiz ve kaynak gösterilemeden yayınlanamaz, kopyalanamaz, kullanılamaz. Mersin Post basın ve yayın meslek ilkelerine uyar.

URA MEDYA