Tarih: 20 Şubat 2024 Salı 16:08

Olay, 16 Subat 2024 Cuma gunu Toroslar Muhsin Yanpar İlkokulu'nda yaşandı. Bir öğrenci velisi öğretmen Süleyman Yılmaz ile tartışarak darbe etti. Olay sırasında öğrenci velisinin öğretmen Süleyman Yılmaz'a kafa atması nedeni ile burnundan darbe aldı. Diğer öğretmenlerin de araya girmesi ile öğrenci velisi ve Süleyman Yılmaz birbirinden ayrıldı. Olaydan sonra hastaneye giden Süleyman Yılmaz tedavi altına alınırken, gözaltına alınan veli hakkında soruşturma başlatıldı. 
Olayın duyulması üzerine sendikalar Toroslar Muhsin Yanpar İlkokulunda bir araya gelerek tepki gösterirken Eğitim-Bir-Sen Mersin 1 Nolu Şube Başkanı Abdulla Çelik, son dönemde eğitimcilere yönelik şiddetin artırak devam ettiğini belirterek, "Son zamanlarda okul içinde ve dışında öğretmenlerin, yöneticilerin maruz kaldığı şiddet olaylarında gözlenen artış, eğitimin işleyişini ve toplumsal huzuru ciddi manada tehdit eder boyuta ulaşmıştır. Şimdi de Toroslar İlçemizde bulunan Muhsin Yanpar İlkokulunda bir öğrenci velisi öğretmen arkadaşımız Süleyman Yılmaz’ı görevi başında darp etmiştir. Yeter Artık! Bu saldırganlara karşı toplum olarak da, bakanlık olarak da acilen önlem alınmalıdır. Bu gidişat bizi endişelendirmektedir. Şiddetin egemen ve baskın olduğu yerde sağlıklı ve verimli bir eğitim ortamından bahsetmemiz imkânsızdır. Çünkü eğitimcilere yapılan saldırı topluma ve toplumun geleceğine yapılmış bir saldırıdır" dedi.
Eğitim-Bir-Sen Mersin 1 Nolu Şube Başkanı Çelik, hemen her yıl okulların açılmasıyla başlayan şiddet haberlerinin neredeyse günlük hayatın parçası haline gelmesi nedeni ile eğitimcilerin büyük bir endişe içinde olduğunu ifade ederek, "Şiddetin fiziki ve psikolojik hasarı sadece maruz kalan eğitimcinin hayatını etkilemekle sınırlı kalmamakta, başta ailelerine ve öğrencilere olumsuz yansımalarıyla eğitim düzenini olumsuz etkilemektedir. Eğitimciler, yaptıkları işin onur, önem ve ağırlığına uygun hayat ve çalışma şartları sağlanmadığı gibi, her türlü şiddet ve saldırılar karşısında savunmasız, korumasız bırakılmışlardır. Yaşanan yanlışlığın kuşkusuz sosyolojik, psikolojik, kültürel, idari birçok sebep ve açıklaması vardır. Bütün bu üzücü, travmatik olayların sebebi derinlemesine araştırılmalı, tahlil edilmeli, sonuçlar çıkarılmalı, çareler üretilmelidir. Herkesi ilgilendiren, belki hepimizin pay sahibi olduğu bu sebepler çok yönlü ve ayrıntılı araştırılmalıdır. Bu şiddet sarmalının sona erdirilmesi için basına, sivil toplum kuruluşlarına, bilim adamı, aydın ve sanatçılara da büyük görevler düşmektedir.
Milli Eğitim Bakanlığı'nı göreve çağıran Eğitim-Bir-Sen Mersin 1 Nolu Şube Başkanı Çelik, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Millî Eğitim Bakanlığı bu tür olaylarda sessiz kalmamalı, personeline sahip çıkmalı, gerekli açıklamaları yapmalı, gerekli adımları atacak iradeyi ortaya koymalıdır. Biz eğitim çalışanlarını hedef alan bütün saldırılar sona erdirilinceye, bu karanlık şuursuzluk son buluncaya kadar, herkesi sorumluluk almaya davet ediyoruz. Biz bilginin gücünün cehalet cürmüyle sindirilmesine asla müsaade etmeyeceğiz. Ruhumuzu besleyen, benliğimizi geliştiren, geleceğimizi aydınlatan, milletçe varlığımızın dayanağı olan eğitimin şiddetin esiri olmasına hep birlikte karşı durmalıyız. Akadaşımıza görevi başında gerçekleştirilen bu ve benzeri saldırılara karışanlar kanunlar önünde hak ettikleri cezaları almalı tedbiren ve acilen de kamu hizmetlerinden faydalanmalarına yönelik kısıtlamalar getirilmelidir. Okuldaki tüm çalışanlara, öğretmenimize ve tüm eğitim camiasına geçmiş olsun dileklerimizi iletiyoruz. Bizim nazarımızda her üyesiyle saygıya değer olan eğitim ailenin hangi ferdine olursa olsun, yapılan bu ve benzeri saldırıları bir kez daha kayıtsız şartsız kınıyor ve reddediyoruz. Eğitim çalışanlarına uygulanan şiddet konusunda bütün eğitim çalışanlarının kenetlenerek yekvücut şekilde dimdik ayakta olduğunu yerelde ve genelde tüm Türkiye kamuoyuna bir kez daha ilan ediyoruz."